ANA SAYFA

AŞK
CİNSELLİK
EVLİLİK
TAKTİKLER
KADINLAR
ERKEKLER
BİZ - HEPİMİZ

İLİŞKİLER
Dil yalan söyler vücut asla!
Kadın-erkek Anlaşmazlıkları
Kötü ilişki nasıl kurtarılır?
Kadınlar neden aldatır?
Üzmeden ayrılmanın yolları
On adımda baştan çıkarma
Aldatıldığınızın resmidir
Sizi aldatıyor mu?
Beyaz yalanlar
Birisi sizi seviyorsa
Onunla birlikte yaşamayın
Burçların kötü yönleri
Çatlak kızlar
Herkes seni seviyorum
İhanet ne zaman başlar?
ilk buluşmanın önemi
İlk görüşte çarpılmak
Kadınların aleni işaretleri
Kadınların yalanları
Kavga çıkartan sözler
Neden aldatırız?
Öteki kadın- metres
SevgilinizİçinYapılacaklar

Kadına  tehlikeli cümleler
Terkedilmenin Ardından

 

Tam Herşey Yolunda Giderken

Bazıları için sık eş değiştirmek gelişmenin, aşkı ve yaşamı öğrenmenin doğal bir parçasıdır. Bu, kişinin diğerlerinden ne istediğini öğrenmesinin bir yoludur.

Erkekler mi yoksa kadınlar mı ilişkiyi bitirmeye daha eğilimlidir?

Toplumsal değişimler, kadınların ilişkilerini bitirebilmelerini daha önce görülmemiş ölçüde kolaylaştırdı. Artık kadınlar aç kalmamak için bir erkeğe muhtaç değiller. Boşanmaktan utanılan devirler ise geride kaldı. Genel olarak evlilik dışı ilişkilerin %80'inin kadınların bitirdiği görülüyor. Öte yandan kocalarını boşayan kadınlar, karılarını boşayan erkeklerden iki kat daha fazla. İngiltere'de yapılan bir araştırmaya göre, erkekler daha çabuk ve uzun süreli aşık oluyorlar. Kadınlar ise sevmekte oldukça yavaş davranırken, sevgi ilişkisini bitirmede oldukça hızlılar. Düzenli ilişkisi olan erkeklerin başına buyruk yaşayanlardan daha mutlu ve sağlıklı olması gerçeği de bu sonucu destekliyor. Bekar erkeklerde intihar aynı yaştaki evli erkeklere oranla iki kat fazla. Öte yandan aynı şekilde, akıl hastanesinde bulunan bekarların evlilerden dört kat, kalp krizine yakalananların bir buçuk kat, gırtlak ya da ağız kanserinden ölenlerin ise iki kat fazla olduğunu gösteriyor. Ancak bulgular kadınlar için tam tersi yönde. Bekar kadınlar için tam tersi yönde. Bekar kadınlar evli kadınlardan her alanda daha sağlıklı.

Sevgi tükenince

Bir ilişkiyi etkileyen sayısız faktör vardır. İlişkinin sıcaklığının, şefkat, güven ve huzur vericiliğinin temelleri, ta çocukluk yıllarına dayanabilir. "Değersizlik duygusu, arkadaşlık ya da aşktan önce kişi kendinden hoşnut olmayı öğrenmelidir. Bazıları kendini yetersiz, itici, fazlasıyla sıradan görür. Yeterince ilginç ya da insanları sıkmayacak kadar hoş ve akıllı olmadığı saplantısı, insanı kimsenin kendinden hoşlanmayacağı duygusuna götürür. Bu kişiler kendilerini sevdiklerine vermekten kaçınırlar. Onlara göre kendini açığa vurmak, zayıflığını göstermektir. Çoğu çocuk, anne-babasının yanlış yetiştirmesi sonucu aşağılık duygusuna kapılır. Birçok zaman çocuklar "aptal, salak" nidalarıyla büyütülür. Çocuk, takdir edilmesi gereken davranışları için ödülendirilemez. Bunun çocuğu şımartacağı sanılır. Oysa çocuğa ne kadar sevgi gösterilirse, çocuk o kadar sağlıklı bir yetişkin olacaktır. Sürekli ilgisizlik ve uyarı, çocuğun kendine güvenini yitirmesine neden olur. Çocuk değersiz olduğunu düşünür; insanları sevmekten kaçınır. En kötüsü de, sevgisiz büyütülmüş olanların, kendilerine göterilen sevgiyi fark edememeleridir. Kendinden hoşnut olmama hali kişiden kişiye değişik şekillerde açığa çıkıyor. Bazı kişiler, duygularının farkında olup, dile getirebiliyor; "Benim gibi sıkıcı biriyle birlikte olabilecek birini düşenemiyorum". Ben hiçbir işe yaramam." Uzmanlar böyle kişilere çocukluklarını gözden geçirmelerini söylüyor. Diğerleri ise ne hissettiklerini, gerçek sorunun ne olduğunu hiç anlamıyorlar. Kendilerine güvenmediklerini biliyorlar. Ancak bunun nedeninin bilmiyorlar ya da kendilerini utangaç olarak görüyorlar.

Romantizmin abartılması

Toplum romantikliğe öykülerde, oyunlarda, filmlerde ve televizyonda oldukça büyük değer biçiyor. Romantizm, aşkı başlatan ve yürüten sihirli bir değnek gibi tasvir ediliyor. Bizi günlük yaşamın sihir tanımayan dünyasından kurtarıyor. Ancak büyüler sonsuza kadar sürmez. Bazıları için mucizenin bittiği yerde, ilişki biter. Çünkü romanssız bir aşkın biteceğine inandırılmışlardır.

Kazanova kompleksi

Hepimiz beğinilmek ve çekici görünmek isteriz. Ancak bu durum bazı erkeklerde uç noktada olabilir. Bu Kazonava kompleksi diye adlandırılır. Bu tip erkekler kadınları erkekliklerini ve çekiciliklerini ispatlamak üzere farkedilmesi gereken araçlar olarak görürler. Her sahip olduğu kadın, kendi erkekliğinin onayıdır. Ancak kadın bir kez elde edilince onların gözünde tüm değerini yitirir. Çünkü tek ve bir amaç vardır; kadını soymak ve sahip olmaktır. Bu amaca ulaşınca, kadın rakip olmaktan çıkar ve değerini yitirir. Böylesi bir davranış biçimi çoğunlukla kadın korkusundan kaynaklanır. Bazı kadın ve erkeklerin aşırı şekilde sevilmeye ihtiyaçları vardır. Bu nedenle elden geldiğince çok sevgili edinirler. Tek eşli bir ilişkiye tahümmüleri yoktur. Çünkü tek kişinin sevgisi onlar için yeterli değildir. Zaten böyle ilişkilere de pek de güvenmezler.

Her zaman bitiren taraf

Geçmiş ilişkilerinde yaşadığı reddedilme olayları, esnasında yaşadığı acı deneyler, bazı kişileri bu konularda oldukça duyarlı yapar. Bu kişiler, böylesi olayları tekrar yaşamaktan çok korkarlar. Bu nedenle terk edilen taraf olmayı asla istemezler. En küçük bir sorunla karşılaştıklarında, hemen ilişkiyi bitirirler

 

 

Ne çare ki kadın da,
erkek de bu kadar tatlı,
bu kadar vazgeçilmez
bir hikayeyi karşılıklı
rezil ederler ve
birbirlerini mutsuzluğa
mahkum ederler